Neşet TORUN

PTT’de İdari Hizmet Sözleşmeli (İHS) olarak çalışan personeller, kadro taleplerini dile getirmek için yeniden seslerini yükseltti. 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK) iptal edilmesinin ardından, TBMM’de görüşülen yeni kanun teklifi kapsamında yapılacak düzenlemeyle 399 sayılı KHK’ya tabi olarak çalışmak isteyen İHS’liler, kadro hakkı talebini meydanlara taşıdı. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Haber-Sen Mersin Şubesi, bu talebi dile getirmek için PTT’nin posta işleme merkezi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. “İHS’li emekçiler için, bugün değilse ne zaman?” sloganıyla açıklama yapan sendika üyeleri, uzun süredir geçici statüde çalışan personelin artık kadroya geçirilmesini istedi. Sendika, eşit işe eşit ücret ve güvenceli çalışma koşulları için mücadelelerini sürdüreceklerini vurguladı.

“BU ÇALIŞMA BİÇİMİNİ KABUL ETMİYORUZ”

Burada bir basın açıklaması yapan Haber-Sen 8 No’lu Şube Başkanı Musa Özdemir, “Savaşta pandemide, her çeşit salgında, selde, yangında, bayram günlerinde çalıştırılan posta emekçilerine ‘hakları ödenmez’ deyip güzelleme yapanlara çağrımızdır; PTT, 2013 yılında anonim şirkete dönüştürüldükten sonra, İdari Hizmet Sözleşmeli personel istihdam etmeye başlanmıştır. Kamu hizmeti yürüttüğü halde, sosyal güvenlik kurumunda işçi statüsünde olan İHS’li emekçiler, özlük haklarının yeniden düzenlenmesini ve iyileştirilmesini istiyor. PTT’de A.Ş olmadan önce, 399 Sayılı KHK ye tabi emekçiler çalışırken, 2013 sonrası 399 Sayılı KHK’li emekçilerle birlikte, İHS’li emekçiler ve taşeron firma emekçileri bir arada aynı işi yapmakta, ancak farklı statülerde ve farklı ücretlerle çalıştırılmaktadır. İş barışını bozan ve emekçileri birbirine yabancılaştıran bu çalışma biçimini kabul etmiyoruz. Sendikamız Haber-Sen, 2013 yılında, PTT’nin A.Ş olma sürecinde, yaşanacak olumsuzluklar ile ilgili ne söylediyse bu gün hepsi tek tek ortaya çıkmıştır: Sendikamız o süreçte kurumun A.Ş olmasının, özelleştirmenin ilk adımı olduğunu, Telekom ve Tekel özelleştirmesi sürecinde yaşanan olumsuz uygulamaların benzerinin PTT de yaşanacağını öngörmüştür. PTT önce Anonim Şirkete dönüştürülmüş daha sonra Varlık Fonuna devredilmiştir. Devredildikten sonra asırlık kurumumuz, Kamu hizmeti anlayışını terk ettiği gibi185 yıllık kurum, her yıl zarar açıklamış yapmaya başlamıştır ve hiçbir yetkili de bu konuda hesap vermemiştir” ifadelerini kullandı.

“HAKKIMIZI İSTİYORUZ”

İdari Hizmet Sözleşmesi ilk oluşturulduğu günden itibaren Haber-Sen tarafından hukuksuz uygulamaların yargıya taşındığını ve yargı kararıyla onlarca defa İHS yönetmeliği uygulamalarının iptal ettirildiğini hatırlatan Özdemir, “PTT yönetimi ise bu hukuksuz uygulamaları çözeceği yerde yamalı bohça misali hukuk yaması yaparak çözmeye çalışmıştır. Yakın tarihte de Danıştay tarafından önce İHS yönetmeliği iptal edilmiş, ardından da Anayasa Mahkemesi tarafından, Cumhurbaşkanlığın 703 nolu KHK’sinin iptali sonucunda, İHS’nin işe alım şartlarının kanunlaştırılması için 12 ay süre verilmiştir. Sosyal güvence olarak işçi sayılan İHS’li arkadaşlarımızın, kamu hizmeti üreten kamu emekçileri olduğunu savunduk, savunmaya devam edeceğiz. Kamu emekçileri sendikalarına üye olabilen, ama yeşil pasaport hakkı olmayan İHS’li olarak çalışan emekçiler haklarını istiyor. İHS yönetmeliği Neoliberal politikaların bir sonucu olarak ortaya çıkmış, performansa dayalı, bir taraftan emek sömürüsünü derinleştiren diğer taraftan emekçilerin sosyal güvencesini ortadan kaldırmaya yönelik olan bu çalışma şeklini kabul etmiyoruz. Israrla nitelikli, ulaşılabilir, ücretsiz ve anadilinde kamu hizmetini savunan sendikamız, bu istihdam modeli ile nitelikli kamu hizmetinin üretilemeyeceğini, geçmişten günümüze her platformda vurgulamıştır. Bugün gelinen noktada PTT, zararı her geçen gün katlanarak artan, çalıştırdığı emekçilerin maaşını ödemekte zorlanan bir durumdadır. Liyakatsiz atanmışlar tarafından yönetilemeyen PTT’de sorunlar çığ gibi büyüyerek artmaktadır. Sürekli artan iş yüküne karşılık, personel sayısı hızla azalmakta ve her emekçiden 2-3 kişilik iş beklenmektedir” şeklinde konuştu.

“ÖZLÜK HAKLARIMIZ İYİLEŞTİRİLSİN”

Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 12 aylık sürenin dolmasına az bir zaman kaldığına dikkat çeken Özdemir, “TBMM’de görüşülmesine başlanan torba yasa içerisinde, İHS‘li PTT emekçilerini de ilgilendiren bir düzenleme bulunmaktadır. Bu düzenleme ile mevcut halinde olan yönetmelik maddesi hiçbir değişiklik yapılmadan kanunlaştırılmak istenmektedir. Sendikamız, TBMM’de bulunan bütün siyasi partilere, TBMM Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı’na bu konuda bir mektup yazarak, İHS’li emekçilerin sosyal, mali ve özlük haklarının iyileştirmesini talep etmiştir. Sendikamızın talepleri şunlardır; PTT KİT statüsüne alınmalıdır. İHS’liler kadroya alınmalıdır. İHS’ye tabi olan personelin kamu emekçisi olduğu gerçeği, kanuni çerçeve içine alınarak tanımlanmalıdır. İHS’li emekçilerin yeşil pasaport haklarını içeren yasal düzenleme yapılmalıdır. İHS‘li emekçilerin mali, sosyal ve özlük hakları, 399 KHK’li emekçilerle eşitlenmelidir. İHS’li emekçilere dayatılan performans sistemi kaldırılmalıdır. Emekçilerin kurup, emekçilerin yönettiği sendikamız, PTT de çalışan tüm emekçiler için mücadelesine devam ediyor. Eşit işe eşit ücret, güvenli iş, güvenceli gelecek, iş barışı, nitelikli kamu hizmeti ve liyakat ve adalet. Taleplerimiz gerçekleşene kadar mücadele etmeye devam edeceğimizden hiçbir emekçinin şüphesi olmasın. Yaşasın örgütlü gücümüz, Yaşasın Haber-Sen, yaşasın KESK” dedi.