image

Okunma : 129  Tarih : 8.05.2025  E-Mail : 

 
Fatma  Yardımcı

Enflasyonun gölgesinde geçim mücadelesi

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geçtiğimiz günlerde 2025 yılı Nisan ayı enflasyon rakamlarını kamuoyuyla paylaştı. Açıklanan verilere göre, aylık enflasyon yüzde 3,00 olarak gerçekleşirken, yıllık enflasyon ise yüzde 37,86 seviyesine ulaştı. İlk bakışta bu rakamlar, enflasyonun bir miktar yavaşladığına dair bir umut ışığı yakıyor gibi. Ancak, hayatın pahalılığını bizzat deneyimleyen vatandaşlar ve çeşitli uzmanlar tarafından bu rakamların gerçeği ne kadar yansıttığına dair ciddi şüpheler dile getiriliyor.

TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları bir yöntem meselesi olabilir. Ancak sokakta yaşanan hayatın hesabı, istatistikle değil vicdanla yapılır. Emekliler, asgari ücretliler, dar gelirli milyonlar, yalnızca rakamların değil; karar vericilerin, politikacıların, ekonomistlerin vicdanında da yer bulmalıdır. Ekonomi yönetiminin önceliği artık sadece faiz politikaları, döviz dengeleri değil; gerçek anlamda “yaşanabilir bir hayat” olmalıdır. Aksi halde, TÜİK'in her ay açıkladığı rakamlar sadece birer sayı olarak kalır; vatandaşın defterindeyse birer borç kalemi olarak yazılı durur.

TÜİK verilerinin inandırıcılığına yönelik tartışmalar bir yana, asıl odaklanmamız gereken nokta bu enflasyon oranlarının vatandaşın cebine ve özellikle de geçim sıkıntısıyla boğuşan kesimlerin hayatına nasıl yansıdığıdır. Yüksek enflasyon, temel tüketim maddelerinden enerjiye, ulaşımdan sağlığa kadar her alanda hissedilir zamlar anlamına geliyor. Market raflarındaki fiyat etiketleri her geçen gün biraz daha yükselirken, vatandaşın alım gücü aynı oranda düşüyor.

Bu tabloya yoksulluk gerçeğini de eklediğimizde durum daha da vahim bir hal alıyor. TÜİK’in kendi verileri dahi yoksulluk sınırının ne kadar geniş bir kesimi etkilediğini gösteriyor. Enflasyonun alım gücünü erittiği bu ortamda, zaten zor şartlarda yaşamını sürdüren yoksul vatandaşlar için temel ihtiyaçlarını karşılamak adeta bir hayatta kalma mücadelesine dönüşüyor. Gıda, barınma, ısınma gibi en temel haklara erişim giderek zorlaşırken, sosyal eşitsizlik derinleşiyor.

Emeklilerimiz de bu ekonomik girdabın en çok etkilenen kesimlerinden biri. Yıllarca çalışıp emekli olan vatandaşlarımız, aldıkları maaşlarla geçinmekte zorlanıyor. Enflasyon karşısında eriyen emekli maaşları, birçok emekliyi yeniden çalışmak zorunda bırakıyor ya da temel ihtiyaçlarından kısmaya itiyor. Yaşlılıklarında huzurlu bir yaşam sürmeyi hayal eden emeklilerimiz için ekonomik kaygılar maalesef günlük hayatın bir parçası haline gelmiş durumda. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları, emekli maaşlarına yapılan zam oranlarıyla karşılaştırıldığında, aradaki makasın ne kadar açık olduğu net bir şekilde görülüyor. Bu durum, emeklilerin yaşam standartlarını düşürüyor ve sosyal adalete olan inancı zedeliyor.

Asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca vatandaşımız için de durum pek farklı değil. Asgari ücret, yılın başında yapılan zamla bir nebze olsun rahatlama sağlasa da, enflasyonun hızla yükselmesiyle bu artış kısa sürede eriyor. Kira giderleri, faturalar, gıda harcamaları asgari ücretin büyük bir bölümünü daha ayın başında tüketiyor. Beklenmedik harcamalar, sağlık sorunları gibi durumlar ise asgari ücretli çalışanlar için adeta bir kabusa dönüşebiliyor. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları, asgari ücretin satın alma gücünün ne kadar azaldığını gözler önüne seriyor.

Sonuç olarak, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları ve vatandaşın bizzat yaşadığı geçim sıkıntısı arasındaki uçurum giderek derinleşiyor. Yoksullukla mücadele, emeklilerin yaşam standartlarının yükseltilmesi ve asgari ücretle geçinenlerin alım gücünün korunması gibi hayati konularda daha somut ve etkili adımlar atılması gerekiyor. Aksi takdirde, rakamlar ne kadar umut verici görünse de, vatandaşın gerçekliği farklı olmaya devam edecek ve geçim mücadelesi her geçen gün daha da zorlaşacaktır. İstatistikler sadece birer sayıdan ibaret değildir; onların arkasında milyonlarca insanın hayatı ve umutları yatmaktadır. Bu nedenle, ekonomik politikaların oluşturulmasında ve uygulanmasında vatandaşın refahı ve geçim sıkıntısı gerçeği her zaman öncelikli olarak dikkate alınmalıdır.




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 


 
  Akdeniz Gazetesi


 
  FLAŞ HABER
 

  BASIN İLAN KURUMU İLANLAR

 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün


  SOSYAL MEDYA
 
 

 


  

 
 
ANASAYFA BİK İLANLAR İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
akdenizgazetesi.net © Copyright 2019-2025 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA