İş barışı bozuldu, emekçiler yoksullukta!


SES Mersin Şubesi, 2026-2027 8. Dönem toplu sözleşme talepleri için Özgür Çocuk Parkı’nda bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin maruz kaldığı ekonomik sıkıntılar, iş barışının bozulması ve sendikal hakların kısıtlanması gibi konular vurgulandı. Sendika, grev hakkı da dahil olmak üzere kapsamlı taleplerini dile getirerek, tüm sağlık emekçilerini mücadeleyi birleştirmeye çağırdı.

 

Tarih : 24 Haziran 2025 Salı 11:55

Necdet TAŞ

 

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şubesi üyeleri 2026-2027 8. Dönem toplu sözleşme talepleri için Özgür Çocuk Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. KESK’e bağlı sendikaların da destek verdiği eylemde konuşan bir açıklama yapan SES Mersin Şube Sekreteri Barış Keskinkılıç, “Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerine hazırlıklarımız başlamış durumda. Geride bıraktığımız 7 dönem boyunca, imzalanan Toplu Sözleşme metinlerinin "tarihi kazanımlar" olarak lanse edilmesine rağmen, emekçilerin geldiği nokta hepimizce malumdur. İkdirdar ile yakın ilişkisi olan sendikamsı 7yapıların baskı, sürgün gibi mobbing yöntemleriyle büyütüldüğünü ve emekçilerin zorla üye yapıldığını , emekçilerin işe başlayış evraklarının arasına malum sendikanın üyelik formunun sıkıştırıldığını görmekteyiz” dedi.

“İŞ YERLERİMİZDE İŞ BARIŞIMIZ BOZULMUŞTUR”

Emeğiyle geçinen sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının ücretlerinin yoksulluk sınırının altında kalmasıyla derin bir ekonomik çıkmazın içine itildiğini kaydeden Keskinkılıç, “Enflasyon ve vergi yükü altında cüzdanlarımız dolmadan boşalmaktadır. İş yerlerimizde iş barışımız bozulmuştur. Grevli, toplu sözleşmeli sendika mücadelesinin, 200 yıllık emek mücadeleleri tarihinin, sınıf mücadelesinin kazanımları görmezden gelinmekte ve bu durum birilerinin lütfu olarak değerlendirilmektedir. İnsanca yaşamak yerine hayatta kalma emekçilere reva görülmüştür. Uluslararası sözleşmelerde memurların grev hakkının varlığı esastır. Memurların grev hakkı ILO sözleşmeleri, Avrupa Sosyal Şartı (ASŞ) ve Ekonomik, Toplumsal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi gibi uluslararası metinlerce düzenlenmiş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince denetim altına alınmıştır. Ülkemiz, taraf olduğu sözleşmelere göre iç hukukunu düzenlemek zorunda olmasına rağmen, emekçilerin çıkarına olacak düzenlemelerde sermayenin tarafında saf tutarak bu sorumluluklarından vazgeçmektedir. Ülkemizde toplu sözleşme pazarlıkları Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu ile düzenlenmiş olup, bu kanundaki grev yasağı emekçileri grevsiz toplu sözleşme yapmaya zorlayarak sendika hakkını sınırlandırmıştır. Bu durum, kamu emekçilerini yasal sınırları çizilmiş bir prosedürün icrasından öteye geçmeyen bir toplu pazarlık sürecine mahkûm etmektedir” şeklinde konuştu.

“GERÇEK BİR PAZARLIK YAPILMIYOR”

Mevcut yapı içerisinde bir tarafta devletin otoriter gücünü elinde bulunduran kamu işveren heyetinin, diğer tarafta ise toplu sözleşme müzakere sürecinde hiçbir gücü ya da yaptırımı olmayan kamu görevlileri sendikalarının bulunduğunu ifade eden Keskinkılıç, “Yetkilendirilmiş yandaş sendikamsı konfederasyon ve bağlı işkolu sendikaları, kamu emekçilerinin çıkarları yerine kamu işvereni gibi davranması nedeniyle kamu emekçileri gerçek bir pazarlık yapamamaktadır. Grev yasağına bağlı güç dengesizliğinin olduğu, özgür olmayan, kısıtlanmış bir toplu sözleşme sürecinin zorunlu tahkimle kesilmesi, pazarlık sürecindeki çatışmalarının artmasına ve sorunların büyümesine yol açmaktadır. Biz diyoruz ki, sendikal hareketin başarısının temeli sahip olduğumuz güçlerimizdir: Üye sayımız, güç birliğimiz, bağımsız hareket edebilmemiz, toplu sözleşme ve grev hakkımız en önemli güç kaynaklarımızdır. Bizi işlevsiz ve savunmasız bırakan grevsiz toplu sözleşme yerine, grev hakkıyla donatılmış, tahkimle sınırlandırılmamış toplu sözleşme hakkını elde etmek için birlikte mücadele etmek ve örgütlenmek zorundayız. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri sendikamız çatısı altında bir araya gelerek, 7 dönemdir ( yani 14 yıldır) bize reva görülen insani olmayan çalışma koşullarını ve ücret rejimini değiştirmeliyiz. Sendikamızın toplu sözleşme masasına gönderilmek üzere belirlenmiş olan taleplerinin büyük çoğunluğu, geçmiş dönemlerde iş yerlerinde kurulan sandıklardan çıkan sonuçlardan, şube/temsilciliklerimiz tarafından iş yerlerinde toplu sözleşme amaçlı yapılan toplantı sonuçlarından, anketlerden, genel merkez olarak şube/temsilcilik yöneticilerimizle yapılan geniş katılımlı toplu sözleşme gündemli toplantılardan yani tabandan, emekçilerin bizzat kendisinden gelmiştir. Pandemi ve deprem dönemine ilişkin taleplerimiz ise yine iş yerlerimizde olağanüstü durumun getirdiği ve çalışma hakkı ihlaline yol açan, çalışma barışını ve huzurunu ortadan kaldıran, yasa ve mevzuatı hiçe sayan uygulamaların ortaya çıkardığı taleplerden oluşmaktadır. Ayrıntılı toplu sözleşme metnimizi değerli basın emekçilerine elektronik posta yoluyla ilettik” dedi.

“SÖZLEŞMELİ TÜM ÇALIŞANLAR 657 4/A KAPSAMINA ALINSIN”

Sağlık çalışanlarının olmazsa olmaz temel taleplerini de sıralayan Keskinkılıç, “Performans, ek ödeme, taban, teşvik, ilave zam değil, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan temel ücret verilsin. Son toplu sözleşmede ilave ek zam olarak verilen, emekliliğe ve emeklilere yansıtılmayan ve emekliliği daha da hayal hale getiren uygulamaya son verilerek ilave ek zammın emekliliğe ve tüm kamu emeklilerine yansıtılması. Grevli toplu sözleşmeli, özgür pazarlık hakkı içeren sendika yasası çıkarılsın. Sağlık hizmetleri ağır ve tehlikeli işler kapsamındadır. Fiili hizmet süresi (yıpranma payı) yıllık 90 gün üzerinden tam olarak tüm emekçilere ödensin ve geçmiş yılları da kapsasın. Çalışma yaşamının demokratikleşmesinin ilk adımı olarak idarecilerin atanması yönteminden vazgeçilsin. Liyakati uygun olanların aday olacağı ve yöneticilik yapacağı emekçilerin oylarıyla bir ya da iki yıllığına seçimle belirlensin. Nöbet, icap ve fazla çalışma ücretleri 2 kat arttırılsın. Sağlık alanında çalışan tüm emekçiler “sağlık hizmetleri sınıfına alınsın. Üniversite hastanelerinde de çalışanlara tayin hakkı verilsin. Sağlık emekçilerine yönelik şiddetin son bulması için “şiddet üreten sağlık sistemi” değişsin. Sağlıkta sıfır referans gösterilmesi için gerekli hukuki zemin oluşturulması için  Alandaki örgütler ve tüm siyasi partiler ile ortak bir şekilde yeni bir sağlık sisteminin inşası için adım atılsın. OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdam edilerek, sözleşmeli tüm çalışanlar 657 4/A kapsamına alınsın. Kamu sağlık hizmeti verilen ASM’lerde her türlü giderler devlet tarafından karşılansın. İş yerlerinde işçi sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulsun. Emekçileri temsilen isteyen her sendika “işçi sağlığı ve güvenliği” kuruluna bir üye versin. Haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan ihraç sağlık ve sosyal hizmet emekçileri derhal göreve başlatılsın. Bu toplu sözleşme düzeneği ile bir sonuç elde edilemeyeceğini 7 dönemdir her yıl mutabakat altına alınan ama uygulanmayan toplu sözleşme maddelerinden biliyoruz. Sonuç elde edilemeyeceğini, demokratik bir çalışma ve özgür örgütlenme ortamı olmadığı için bürokratlar, idareciler ve siyasiler tarafından büyütülüp yetkilendirilen sendikamsı yapıdan biliyoruz. Türkiye’de kamu sendikalarının mücadele tarihine bakarsak, var olan hakların korunması ve yeni kazanımlar elde etmenin yegâne yolunun iş yerlerinde, alanlarda, meydanlarda yürütülen fiili ve meşru mücadele olduğunu biliyor ve baskılar ne kadar yoğun olursa olsun bundan vazgeçmeyeceğimizi söylüyoruz. Gerek konfederasyonumuz KESK bütünlüğünde gerekse de SES olarak taleplerimizin karşılık bulması için bu toplu sözleşme dönemine giderken ve toplu sözleşme dönemi boyunca da iş yerlerinden, alanlardan, meydanlardan SES’imizi yükselteceğiz.  Tüm sağlık emekçilerini, sağlık işkolundaki emek ve meslek örgütlerini ve sağlık hakkına sahip çıkmak isteyen halkın tüm örgütlü kurumlarını mücadeleyi birleştirmeye ve büyütmeye davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!





 
  Akdeniz Gazetesi


 
  FLAŞ HABER
 

  BASIN İLAN KURUMU İLANLAR

 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün


  SOSYAL MEDYA
 
 

 


  

 
 
ANASAYFA BİK İLANLAR İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
akdenizgazetesi.net © Copyright 2019-2025 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA