Haber Merkezi

27 Haziran Haziran 1998 yılında meydana gelen ve 145 vatandaşın hayatını kaybettiği, 1500 vatandaşın yaralandığı, binlerce kişinin evsiz kaldığı Adana-Ceyhan depreminin yıldönümü nedeniyle açıklama yapan Aksu, “Bugünden geçmişe bakarak bir değerlendirme yapıldığında o dönemki yapı yönetmeliklerinin ve denetim süreçlerinin yetersizliği görünmektedir” dedi. Depremin yaşandığı yıl güncellenerek yürürlüğe giren ‘Deprem Yönetmeliği’ ve sonrasında yürürlüğe giren ‘Yapı Denetimi Hakkında Kanun’ ile birlikte tam olarak yeterli olmasa da yapı üretim ve denetim süreçlerinin daha kaliteli hale geldiğini belirten Aksu, “Ama tüm bu yasal düzenlemelere rağmen 6 Şubat 2023’te yaşadığımız depremler yine de yetersiz kaldığımızı gözler önüne sermiştir” diye konuştu.

“TEKELLEŞME ENGELLENMELİDİR”

Türkiye’nin depreme ve afetlere ne kadar hazırlıksız olduğunun ortaya çıktığı felaketlerden ders çıkararak bundan sonra yapılması gerekenler konusunda, bilim ve teknolojik imkanlar kullanarak hazırlanılması ve tüm Türkiye için acil durum eylem planı yapılması gerektiğini vurgulayan Canan Aksu, şunları söyledi: “Nitelikli, sağlıklı ve güvenli yaşam çevrelerinin oluşturulması için planlamadan tasarıma, projelendirme ve uygulamaya mimarlık-mühendislik hizmetlerinin; gerekli bilgi, beceri ve yeterliliklere sahip meslek mensuplarınca sunulması gereklidir. Bunun için yapı üretim sürecinde mesleki hak ve yetkilerin geliştirilmesi, müelliflik ve telif haklarının korunması; mesleki hizmetlerin gerekli bilgi, beceri ve yeterliliklere sahip meslek mensuplarınca sunulmasının güvencesi olan meslek odalarının mesleki faaliyetlere yönelik denetim yetkilerinin imar mevzuatında tanımlanması gerekmektedir. İnşaat sektöründe yapım aşamalarındaki tekelleşmeye benzer biçimde proje üretim süreçlerinde de tekelleşmenin engellenmesi zorunludur.

“RANT ODAKLI KENTLEŞMENİN ÖNÜNE GEÇİLMELİDİR”

Rant odaklı kentleşmenin önüne geçilmesi, Kentsel dönüşüm doğru ve güvenli şekilde uygulanması ile afetlerin engellenemeyeceğini fakat sonuçlarının engellenebileceğinin farkındayız. Sonuç olarak; 1998 Ceyhan Depremi bugünün bakış açısıyla incelendiğinde, yapıların depreme karşı direncinin artırılması gerekliliğini vurgulayan bir örnek olmuştur. Türkiye gibi deprem riski yüksek bölgelerde, yapıların güçlendirilmesi ve deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu tür doğal afetlerin etkilerini minimize etmek için sürekli olarak güncellenen ve sıkı denetlenen yapı standartları hayati önem taşımaktadır.” Başkan Canan Aksu, depremlerde hayatını kaybeden tüm vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.