Necdet TAŞ
Mersin'in doğal güzellikleri ve zengin tarihi mirasıyla öne çıkan Silifke ilçesi, sadece tarım ve liman faaliyetleriyle değil, dört mevsim turizm potansiyeliyle de dikkatleri üzerine çekiyor. Bölge, Mavi Bayraklı plajlarından binlerce yıllık antik kentlere, gizemli mağaralardan serin yaylalara kadar geniş bir yelpazede turizm çeşitliliği sunuyor. Bu potansiyelin tam olarak değerlendirilmesi için şehir haritaları ve yeni belediye yapılanması gibi konular gündemde.
Tarih, Doğa, Deniz: Hepsi Silifke’de Buluşuyor
Silifke, yalnızca limanı, limon bahçeleri ve tarımıyla değil; turizm potansiyeliyle de yatırımcının ve gezginin radarına girmiş durumda. İlçede öne çıkan destinasyonlar arasında Cennet-Cehennem Obrukları, Astım Mağarası, Narlıkuyu, Uzuncaburç Antik Kenti, Ayatekla Yeraltı Kilisesi, Göksu Nehri, Silifke Kalesi, Atatürk Evi, Tokmar Kalesi, Tevekkül Sultan Türbesi, Olba Antik Kenti, Göksu Deltası Kuş Cenneti, Roma Tapınağı, Cambazlı Kilisesi, Dana Adası, Boğsak ve Eğribük Koyları, Tisan, Kanlıdivane, Kızlar Hamamı, Taşucu Amphora Müzesi gibi birbirinden değerli tarihi ve doğal alanlar yer alıyor. Tevekli Tepesi’nden Taşucu manzarası, Akdeniz’in mavisiyle zeytinliklerin yeşilini bir araya getirerek doğa yürüyüşü, fotoğrafçılık ve sakin bir manzara keyfi için ideal bir rota sunuyor. Özellikle gün batımında ortaya çıkan renk cümbüşü, ziyaretçilere kartpostallık bir manzara vadediyor.
YATIRIMCIYA AÇIK, TURİSTE CAZİP
Silifke’nin en önemli avantajlarından biri de ulaşım kolaylığı. Mersin şehir merkezine yakınlığı ve Mersin Çukurova Havalimanı’na doğrudan ulaşım imkânı, bölgeyi hem yatırımcılar hem de turistler için cazip kılıyor. Özellikle son dönemde butik oteller, glamping alanları ve eko-turizm projeleriyle dikkat çeken ilçede, yalnızca yerli değil, yabancı yatırımcıların da ilgisi artmış durumda. Bölge; doğayla iç içe, sürdürülebilir turizm anlayışına dayalı yatırımlar için biçilmiş kaftan.
TURİZM POTANSİYELİNİ ARTIRMAK İÇİN ŞEHİR HARİTASI ŞART!
Silifke'nin sahip olduğu bu eşsiz tarihi ve kültürel zenginliklerin yerli ve yabancı turistler tarafından daha kolay keşfedilebilmesi için bazı eksikliklerin giderilmesi gerektiği belirtiliyor. Özellikle şehir haritaları ve turistik yönlendirme panolarının hazırlanması büyük önem taşıyor. Tarsus'ta başarıyla uygulanan bu model, Silifke için de bir örnek teşkil edebilir. Başta Anıt Meydanı, otogar çevresi ve merkezi noktalar olmak üzere, ilçenin önemli tarihi ve turistik noktalarını gösteren, Türkçe ve yabancı dil destekli görsel haritaların yerleştirilmesi, ziyaretçilerin ilçeyi bilinçli bir şekilde gezmesini sağlayacak. Bu sayede hem Silifke'nin tarihi ve turistik değerleri daha etkin tanıtılacak, hem esnaf ve turizm sektörü hareketlenecek hem de Silifke'nin marka değeri yükselecek. Silifke'nin turizm potansiyelinin tam anlamıyla kullanılabilmesi için bu tür yönlendirme ve tanıtım çalışmalarının bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor.
SİLİFKE'DE ESKİ BELEDİYELER GERİ Mİ GELİYOR?
Öte yandan, TBMM'de kabul edilen yeni yasa ile belediye kurulması ve kaldırılmasıyla ilgili önemli düzenlemeler yapıldı. Buna göre, nüfusu 5 bini geçen yerleşim yerlerinde yeniden belediye kurulabilecek. Bu işlem dosyası, valilik görüşüyle birlikte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na gönderilecek. Silifke özelinde bakıldığında, bu kapsama giren mahalleler arasında Taşucu, Atakent ve Atayurt bulunuyor. Bu durum, adı geçen bölgelerin yeniden belediyelik statüsü kazanma ihtimalini gündeme getiriyor. Ancak, daha önce belediyelik olan Narlıkuyu, Uzuncaburç, Arkum, Akdere ve Yeşilovacık gibi yerlerin mevcut nüfusları 5 binin altında olduğu için bu düzenlemeden direkt olarak faydalanamıyor. Bu yeni yasal düzenleme, Silifke'nin idari yapısında ve dolayısıyla yerel hizmetlerin sunumunda önemli değişikliklere yol açabilir.