Necdet TAŞ
Mersin Ekonomi Zirvesi, Ticaret Bakanlığı himayesinde Mersin Valiliği koordinasyonunda, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Mersin Ekonomi Platformu (MEP) organizasyonunda gerçekleştirildi. Mersin Üniversitesi (MEÜ) Akdeniz Konferans Salonunda düzenlenen toplantıya, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Mersin Valisi Atilla Toros, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Milletvekilleri Ali Kıratlı, Mehmet Emin Ekmen, Gülcan Kış, Mersin Üniversitesi Rektörü Erol Yaşar, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hakan Sefa Çakır, Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Mersin Ekonomi Platformu Başkanı Servet Özkaya başta olmak üzere çok sayıda iş insanının katılımıyla yapıldı.
“ZİRVE, YALNIZCA BUGÜNÜ DEĞİL, YARINI ŞEKİLLENDİRECEK BİR VİZYON”
Zirvede konuşan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Akdeniz’in bereketli kıyılarında, tarih boyunca ticaretin, üretimin ve medeniyetlerin buluşma noktası olan Mersin’de, “Mersin Ekonomi Zirvesi” vesilesiyle sizlerle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu zirve, yalnızca bir istişare platformu olmanın ötesinde, Mersin’in potansiyelini ortaya çıkaran, yeni iş birliklerine kapı aralayan ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerimizi güçlendiren stratejik bir adımdır. Zirve ile Mersin'in önemli sektörlerinin ihtiyaçlarını belirleyerek bir yol haritası ortaya koymayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda arama konferansları, sektörel çalıştaylar, odak grup toplantıları düzenlendi ve ilgili tüm paydaşlarla buluşuldu. Mersin Ekonomi Zirvesi, yalnızca bugünü değil, yarını şekillendirecek bir vizyonun başlangıcıdır. Hepimizin ortak amacı, Mersin’i uluslararası arenada daha güçlü bir marka haline getirmek ve istihdamdan üretime, ihracattan inovasyona kadar her alanda büyümeyi sağlamaktır. Bu çerçevede Ticaret Bakanlığı olarak sektör temsilcileri ve paydaşlarla yapılan çalışmalarda ortaya çıkan sorun ve önerilerin başta Ticaret Bakanlığımız olmak üzere ilgili diğer kurum ve kuruluşlarca da değerlendirilerek Mersin ilimiz ve ekonomisi için birer katkıya dönüşmesi hedefiyle yola çıktık. Mersin Ekonomi Platformu (MEP) girişimi sonucunda ilgili diğer Bakanlıklarımız ve kurumlarla birlikte biz de katkılarımızı koyarak Mersin ilimizin dört temel ekonomik odağı olan sanayi ve teknoloji, tarım, lojistik ve turizm başlıklarında bir yol haritası oluşturduk. Bu zirveden çıkan sonuçların, yalnızca Mersin için değil, tüm Türkiye için yeni fırsatlar yaratacağına yürekten inanıyorum. Aslında bu Doğu Akdeniz'i şöyle düşünmek lazım; Afrika 45 dakika uçakla, Mersin'den İskenderiye 45 dakika, yine bütün Orta Doğu çok yakın. Yakında Mersin-Lazkiye feribot seferleri başlıyor, Mersin-Tartus feribot seferlerini başlattık ve Mersin aynı zamanda İpek Yolu'nun geçtiği yer, bütün Güneydoğu Anadolu, Irak ve diğer bölge ülkelerinin Akdeniz'e kavuştuğu yer anlamında çok önemli. Limanıyla, Serbest Bölgesi ve girişimcilik kabiliyetiyle bu alanda üstünlük sağlıyor. Mersin için ‘5 T’ formülü öneriyorum. Nedir bu ‘5 T’ formülü; Avrasya’nın ticaret, taşımacılık, tarım, turizm ve teknoloji merkezi Mersin… Bu alanlarda zaten Mersin’in güçlü bir altyapısı var. Bu alanlarda konsantre çalışmalar yaparak daha da iyi noktaya taşınır. İnşallah Mersin'i orta vadede bir Dubai konumunda göreceğiz, bu konuda bütün yatırımlarımız yapılıyor. Irak Kalkınma Yolu bittiğinde, Basra'ya gelen Asya'nın ürünleri, Avrupa'ya geçerken, Irak'tan sonra Güneydoğu yollarımızı izleyip Mersin'den dünyaya, Avrupa'ya açılacak” dedi.
“2024 YILINDA 689,8 MİLYON TL İHRACATA YÖNELİK DESTEK SAĞLADIK”
Mersin dış ticaretine ilişkin temel göstergelere de değinen Bakan Bolat, “Bu bereketli topraklar yalnızca limanıyla değil, nitelikli iş gücü ve girişimci insanıyla da Akdeniz’e açılmış bir şehirdir. Mersin; üretimin, denizciliğin ve ticaretin birleştiği bir medeniyet kavşağıdır. İşte ülkemizin bu güzide kenti 2024 yılında ihracatını yüzde 7,6 artırarak 8,3 milyar dolara ulaştırmıştır. Faaliyet illerine göre ise Mersin’in ihracatı 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 4,6 artış ile 10,1 milyar dolar olmuştur. (Mersin, faaliyet illeri bazlı ihracatını Nisan ayında en fazla artıran 4’üncü il olmuştur.) Mersin’in il bazlı ihracatı ise Ocak-Mayıs döneminde 3,3 milyar dolara ulaştı. Bu performansıyla Mersin’in ihracatında 2025 yılı sonunda yıllık bazda önemli bir artış kaydedeceğimize inanıyoruz. Mersin’in ihracattaki performansının daha da ileri gitmesi için Ticaret Bakanlığı olarak desteklerimizi ihracatçımıza sunuyoruz. Bu kapsamda 2024 yılında 689,8 milyon TL ihracata yönelik destek sağladık. 2025 yılında ise (10.06.2025 tarihi itibarıyla) 187,2 milyon TL devlet yardımı ödemesini Mersinli ihracatçımıza sunduk. Ayrıca, 2024 yılında Mersin iline Eximbank destekleri çerçevesinde toplam 603 milyon dolarlık destek sağlanmıştır. Diğer taraftan ticaretimizin önemli bir merkezi olan Mersin Serbest Bölgemiz ile sahip olduğu dış ticaret hacmi ile ülkemizde serbest bölgeler içerisinde 2’nci sırada yer alırken istihdam açısından ise 3’üncü sırada yer almıştır. Böylesine önemli bir ihracat başarısına sahip olan, Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu arasında 12 firma ile temsil edilen Mersin’de bu başarıda emeği geçen herkese sizlerin huzurunuzda teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Mersin Limanı’ndaki ticari faaliyetlere de dikkat çeken Bakan Bolat, “Mersin Limanı, Çin ile Avrupa arasındaki ticaret ve Orta Asya ile Orta Doğu arasındaki lojistik bağlantıların Orta Koridordaki kavşağı konumundadır. Mersin ilimizin bu sahip olduğu yetkinliği ülkemizin dış ticaret ve gümrük faaliyetleri için avantaja çeviriyoruz. Mersin Limanı’nda sadece 2024 yılında elleçlenen yük miktarı 23,7 milyon tona ulaşırken liman tesislerine operasyon için yanaşan gemi sayısında da yüzde 13 artış sağladık. Tüm Türkiye’de olduğu gibi Mersin’de de yapay zekâ destekli risk analizlerimizi sürdürerek riskleri etkin bir şeklide engelliyoruz ve yasal ticaretimizin hızlanmasına katkı sağlıyoruz” dedi.
“MERSİN’NDE TOPLAM 624 MİLYAR TL’LİK YATIRIMI HAYATA GEÇİRDİK”
Mersin’de gerçekleştirilen önemli yatırımlara da değinen Bakan Bolat, “2002’den bu yana Mersin’imizde toplam 624 milyar TL’lik yatırımı hayata geçirdik. Çukurova Uluslararası Havalimanı, yolcu taşımacılığının yanında ticaretimize de önemli katkılar sağlıyor. Önümüzdeki dönemde kısa zamanda tamamlamayı hedeflediğimiz Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Hızlı Tren Projesi ile yılda 12,5 milyon tonluk yük taşımacılığını hızlı ve güvenli bir şekilde gerçekleştireceğiz. Ve tabii ki söylemeden geçemeyeceğimiz, ülkemizin Cumhuriyet tarihi boyunca tek seferdeki en büyük hacimli yatırımı Akkuyu Nükleer Güç Santrali. Bildiğiniz gibi Akkuyu’da birinci reaktörün yapımı yüzde 90’ın üzerinde tamamlandı. Tamamlandığında ülkemizin elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu tek başına karşılayacak Akkuyu Nükleer Güç Santralimizin dört reaktöründen ilkini bu yıl içinde devreye alacağız” dedi. Mersin’de esnaf ve sanatkarlara sağlanan destekleri de açıklayan Bakan Bolat, “Ticaret beşiği Mersin’in bu özelliğini daha da güçlendirmek adına iç ticaretimize de desteklerimizle ticaret erbabımızın yanında olmaya devam ediyoruz. Mersinli esnaf ve sanatkarlarımıza 2025 yılının ilk beş ayında 1,8 milyar TL tutarında faiz indirimli kredi desteği sağlandı. 2002’den bu yana Mersinli tüccarlarımıza sağlanan faiz indirimli kredi desteğinin toplamı 15 milyar TL’nin üzerine çıktı. Yine Mersinli kardeşlerimize 102,5 milyon TL’lik gelir kaybı desteği ve 7,9 milyon TL tutarında kira desteği sağladık. Helal olsun, bereketli olsun. Her şey Mersin’imiz için, Türkiye’miz için” şeklinde konuştu.
İSRAİL'LE TİCARET İDDİALARI
Mersin'in bir liman şehri olduğu hatırlatan Bolat, “Türkiye'ye toplam 21 bin Türk gemisi ve yaklaşık 39 bin de yurt dışı bandıralı gemi ithalat ve ihracat amaçlı yük taşıyor, bu yaklaşık 60 bin gemi geliyor demektir, bu aynı zamanda 60 bin gemi çıkıyor demektir. Bizim dış ticaretimiz geçen sene 610 milyar dolardı mal bazında ve 167 milyar dolar da hizmetler ticaretimiz vardı, toplam 775 milyar dolarlık bir dış ticareti yönettik ve bu dış ticaretin, malların yüzde 80'i deniz yoluyla taşındı. Burada da Mersin Limanı Türkiye'de 2'nci sırada ve 8 milyon konteyner getirdi, götürdü. Bunu vurgulamamdaki sebep, son aylarda zaman zaman Mersin Limanı ile ilgili "İsrail'e giden yük uğruyor, uğramıyor" veya "Şu taşınacak, bu taşınacak" gibi haberlerin dolaştırılmasıdır. Şu gerçeği görmemiz lazım; biz 'ateşkes görüşmeleri sonuçlanacak' beklentisi ve çabalarıyla 6 ay kadar bekledik, bütün dünyadan daha fazla uğraştık, önce kısmi ihracat ambargosu uyguladık 9 Nisan 2024'te başlayarak, 3 hafta sonra 2 Mayıs 2024'ten itibaren de ihracat ve ithalatta tam sınırlamaya geçtik. Hiçbir gümrük işlemi yapılmıyor, Serbest Bölge ticareti de yapılmıyor, net. Zaten olsa bu hemen rakamlara yansır, ortaya çıkar. Dijital dünyada hiçbir şeyi gizlemek mümkün değil. Gazzelilere yapılan soykırım karşısında, o kardeşlerimiz için ne yapsak yetmez ama biz dünyada bunu en çok yapan ülkeyiz, devletiz, hükümetiz. Uluslararası ticaretin büyük bölümü gemilerle yapılıyor. Bir gemi, Uzak Doğu'dan çıktığı zaman Asya'dan, Çin'den, Japonya'dan, diğer ülkelerden ki dünya ticaretinin çoğu oraya kaydı, 8-10 limana uğrar, oralara boşaltma yapar, oralardan boş veya dolu konteyner alır. Hani şehir hatları vapurları gibi, iskelelere uğraya uğraya gelir, yolcu alır, indirir, onlar da yük alır, indirir. Dolayısıyla limanların bu lojistik şirketleri ya da konteynerlerle alakalı süreci çok iyi yönetmesi lazım. Bu açıdan biz 610 milyar dolarlık ihracatımız ve ithalatımız noktasında ki, milli gelirimizin yüzde 40'ını oluşturuyor, biz dikkatliyiz ama uluslararası ticaretimizi de İsrail haricinde sürdürmek zorundayız, halkımıza iş, aş, gelir artışı, satın alma gücü, refah sağlayabilmek için. O nedenle vatandaşlarımız müsterih olsun, İsrail konusunda en az vatandaşlarımız kadar bizler de hassasiyet sahibiyiz, hayatımız bu mücadelelerle geçti ama Uzak Doğu ticaretinin ilk geldiği nokta Mersin. O nedenle bu limanlar arası gemi trafikleri, konteyner trafiklerinde biz dikkatliyiz ama şunu da bilmemiz lazım ki o gemiler bize uğradıktan sonra İsrail'e de gidebilir, bunu engelleyemeyiz. Başka ülkenin şirketine veya şirketlerine öyle bir noktada davranıldığı zaman biz ticaret yapamaz hale geliriz. Dış ticaret, o zaman büyük darbe yiyebilir, o nedenle bu konudaki eleştiriler, protestolar ya da önerilere açığız ancak şunun da bilinmesini istiyoruz; Türkiye'nin de 610 milyar dolar, milli gelirimizin yüzde 40'ını da korumak zorundayız. Bizden İsrail'e bir zerre ticaretin de yapılmasına, İsrail bizim şartlarımıza karşılayana kadar müsaade etmeyeceğiz. Neydi o şartlar? Derhal kalıcı ateşkes, Gazze ve Batı Şeria'ya yardımların, yeniden imarın derhal başlaması şartlarını istiyoruz. Bu noktaya gelindikten sonra zaten uluslararası diplomasiye bakılacak. Bunu da söylemek istedim çünkü Mersin bu konudan çok etkilenen bir bölge” şeklinde konuştu.