Bununla beraber sebze-meyve ve gıda ürünleri dışında satış yapan tezgahların geçiçi süreliğine kapatılması alınan başka bir önlemdir.

İçişleri Bakanlığının yayınladığı bu genelgelerin yürürlüğe sokulmasında Pazarcılar Esnaf Odası yönetimi öncülüğünde pazarcı esnafının özverili çalışması da takdir edilmesi gerekli bir husustur.


Peki alınan bu kararlar salgının pazarlarda yayılması konusunda yeterli midir?
İşte bu soruya gönül rahatlığıyla evet diyemiyorum. Çünkü; bilindiği gibi virüs temas halinde yayılmaktadır. Bu nedenle uzmanlar insanların arasına en az 1,5 metre mesafe konulması uyarısı yapmış ve yapmaya devam etmektedirler. Ancak pazar koşullarında bu pek mümkün görünmüyor. Mümkün görünmemesinin nedeni de müşterilerin bu mesafe kuralına uymak istememelerinden kaynaklanıyor.
Pazar esnafı alınan kararları uygulamaya çalışsa da, alışverişini yapan müşterilerin ürünleri seçme ısrarı, en az 1,5 metre mesafeli kalınma uyarısına uymamaları olayın ciddiyetini tam manasıyla kavrayamadıklarını gösteriyor.

Bir diğer önemli husus ise son zamanlarda sıkça dillendirilen sokağa çıkma yasağının konulmasının istenmesi.
Fakat evden dışarı çıkılmaması durumunda insanların sebze-meyve ihtiyacının nasıl karşılanacağına dair somut fikirler sunulmuyor. Olası bir sokağa çıkma yasağında tarlada-bahçede ürünü olan üreticinin ürününün nasıl toplanacağı, toplanan ürünlerin tüketiciye nasıl ulaştırılacağı bu zor zamanlarda bu organizeyi kimlerin nasıl yapacağı cevabı bilinmeyen sorular.
Tüm bu soruların yanıtlarını öğrenmek için biraz daha beklemek gerekecek.