Geçmişte, Toroslar Belediyesi’ni farklı konularda sıkça eleştirmiştim.

Okurlarım iyi hatırlar; eleştiri konularım kısaca şöyle idi:

* Kentin girişindeki Peri Bacası maketi adeta Mersin’de görecek bir şey yok, hemen Kapadokya’ya yolunuza gidin anlamına geliyordu bu.

* Rauf Denktaş Parkı’nın bitişiğindeki  çocuk parkı, bitişiğinde sergilenen savaş silahları nedeniyle  çocuklar açısından uygun değildi.

* Anlamsız bir sürü tropikal bitkiler getirip tarımını yaptırmaya çalıştılar; bugün hiçbirinin adı bile ortada yok. Hatta daha ileri gidip kahve yetiştiriciliği bile yapmaya çalıştılar.

* Gereksiz yapılan ve yalnızca bir kaç kez kullanılan Cumhuriyet Meydanı …

*Çeşitli hayvan şekillerindeki bitkiler, dinozor maketleri, meşrubat şişelerine ve

eski lastiklere ekilen çiçeklerle bir gülünç görüntü için harcama yapılmıştı. (Bugün hiçbiri ortada yok)

Özetle : Toroslar’da bir kasaba belediyeciliği  yapıldığı izlenimi zihinlerimize yerleşti.

Ve elbette en çok eleştirdiğim ve beni kentimin turizmi adına en çok üzen Truva Atı (!) meselesi…

Yumuktepe gibi dünyaca önemli bir hazinenin yanına, Truva Atı maketi konulmuştu!

Konuyu Bakanlığın bilgisine sundum. Bakanlık, kaldırılması için Toroslar Belediyesi’ne tavsiye yazısı yazdı.

Kazı ekibinin ve gelen turistlerin, bu anlamsız garabeti nasıl gülünç bulduklarını hep üzülerek izledim.

Bu arada Yumuktepe ve Truva ile ilgili uzun bir araştırma yaptım.

J.G. Macqueen’in Hititler adlı kitabını ve Natonal Geografıc dergisinin Troya ekini ve konu hakkında  çok  makaleyi inceledim; ayrıca Soli kazılarını yapan, hem Yumuktepe’yi hem de Truva’yı çok iyi tanıyan Prof. Remzi Yağcı ile görüştüm.

Tüm bu bilgiler sonrasında da “Truva Atı”nın Yumuktepe’ye konmasının anlamsızlığı, cahilliği ve saçmalığı daha da açığa çıktı.

Anlamsız, gülünç ve saçma  Truva Atı Maketi,   “Yumuktepe” gibi bir zenginliğimizin yanına yerleştirildi, böylece  Yumuktepe’ye de saygısızlık  edildi, güzelim arkeolojik çevre uzun bir süre kirletildi.

Nihayet, bir süre önce konuyu Toroslar Belediye Başkanı Sn. Abdurrahman Yıldız’la da konuşmuş, rahatsızlığımı belirtmiştim.

Sonuç mu?

Nihayet Truva Atı kaldırıldı;  10 yıllık bir utanç sona erdi.

Belediye Başkanı Sn.Abdurrahman Yıldız’ı arayarak teşekkür ettim.

Bunu ”Kasaba Belediyeciliği”nden çıkış için bir ilk adım olarak düşünüyorum.

Belediyeler kamusal açıdan pratik, çoğu güncel, yaygın etkilere ve sonuçlara neden olacak kararlarla çalışır. Böylesi bir kültür ve sanat, hatta tarih bilgisi dolayında adım atılırken birazcık danışmanlık hizmeti alınmalı değil mi?

Elbette her belediye başkanı, özellikle ihtisas isteyen alanlarda yeterli olmayabilir; ama danışmanlık gibi kurum vardır  ve hemen işletilmelidir. Çocukça hevesler, cahilce kararlar, tarih açısından gülünç girişimler gereksiz harcamalara ve eleştirilere neden olur.

Sonra bir çağdaş irade geliyor ve ortalığı temizliyor…Ama neden sonra.

Toroslar ilçemizde başka olumlu gelişmeler olacağı ümidiyle...

HARUN ARSLAN…