Adem GÜNEŞ

Mersin’in Erdemli ilçesi Ayaş Mahallesindeki yazlık evinde ayrılmak istediği erkek arkadaşı öğretmen M.O. tarafından katledilen matematik öğretmeni Derya Demir cinayetiyle ilgili dava başladı. Mersin Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Demir’in babası Mahmut Demir ve oğlu, Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatlar ve birçok sivil toplum kuruluşu temsilcisi de katıldı. Baro Kadın Hakları Merkezi davaya müdahil olma talebinde bulunurken mahkeme heyeti bu talebi kabul etmezken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın davaya müdahilliğini ise kabul etti.  Duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katılan tutuklu sanık Murat O., Derya Demir'i öldürmediğini iddia etti. Savunmasında, "Tartışma sırasında eline bıçak aldı, bıçağı bırakması için aramızda boğuşma oldu o sırada bıçak boğazına saplandı. Bıçak onun elindeydi. Vicdanım çok rahat" ifadelerini kullandı. Duruşmada hazır bulunan Derya Demir'in babası Mahmut Demir ise sanığın savunmasını yalanladı. Gözyaşları içinde konuşan baba Demir, "Kızım çok iyiydi, küfür etmeyen bir insandı. Kızımla parası için birlikte oldu. Kızımı bir sömürü aracı olarak kullandı. Zaman zaman kızımdan para aldı. Olaydan sonra kapıyı üzerine kilitleyip kaçmış. Şikayetçiyim, en ağır cezayı almasını istiyorum" dedi. Savcılık, sanık Murat O. hakkında "kasten öldürme" ve "hırsızlık" suçlarından cezalandırılmasını ve tutukluluğunun devamını talep etti. Mahkeme heyeti, sanık M.O.’nu kasten öldürme ve hırsızlık suçundan tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı 24 Haziran 2025 tarihine, saat 15.00’a erteledi.

“HİÇBİR ŞEKİLDE İNDİRİM UYGULANMASINI İSTEMİYORUZ”

Duruşma sonrasında adliye önünde bir araya gelen Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi, Atatürkçü Düşünce Derneği, Eğitim-İş, Türk Anneler Derneği, İnsan Hakları Derneği, Günebakan Derneği, 2021 Tüm Emekliler Sendikası ve Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği üyeleri, ellerinde, ‘Bir kadın öldü, bin hayat döndü’ pankartıyla ortak bir açıklama yaptı. Derya Demir'in avukatı Hatice Eylül Us, Derya öğretmenin "planlı, bilinen ve isteyerek katledildiğini" vurguladı. Us, kadın cinayetlerinin kıskançlık, ilişki sorunları veya sözlü taciz gibi bahanelerle meşrulaştırılmaya çalışılmasına tepki göstererek, "Kadın insandır. Kadınlar herhangi bir nedenle öldürülemez. Hiçbir şekilde indirim uygulanmasını istemiyoruz" ifadelerini kullandı. Ayrıca CHP Kadın Kolları olarak davanın takipçisi olacaklarını da belirtti.

"ŞİDDETİN GELDİĞİ DURUM VAHİM VE ÜRKÜTÜCÜ"

Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Gülce Dida Çavdar ise yaptığı açıklamada, 25 Ağustos'ta yaşanan bu "vahşetin" telaffuzunun bile ağır geldiğini dile getirdi. Matematik öğretmeni Derya Demir'in "ayrılmak istediği için" öldürüldüğünü hatırlatan Çavdar, "Eğitimli kişiler arasında yaşanan bir tartışmanın bile kadın cinayetiyle sonuçlanması, ülkemizde kadın şiddetinin geldiği durum açısından vahim ve ürkütücüdür" dedi. Bu cinayetin, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve ayrımcılığının ulaştığı son noktayı acı bir şekilde gösterdiğini ifade eden Çavdar, kadınlara yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin artmasının sistemdeki yanlışları ortaya koyduğunu belirtti. Yetkililerin şiddetle mücadelede başarı gösteremediği, önleyici ve koruyucu tedbirlerin uygulanmadığını iddia eden Çavdar, bu mücadelenin sadece devlet kurumlarının değil, tüm toplumun sorumluluğu olduğunu vurguladı. Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak dosyaya katılma taleplerinin mahkemece reddedildiğini ancak bundan sonraki süreçte gözlemci olarak davayı takip etmeye devam edeceklerini açıkladı. Çavdar, kadınlara yönelik her türlü şiddet, baskı ve ayrımcılığın önüne geçmek ve kadınların yaşam hakkını garanti altına almak için gerekli tüm adımların atılması gerektiğini yineledi.