Neşet TORUN

Mersin'de, 161 yıl önce Çarlık Rusya tarafından Kafkasya'dan sürgün edilirken hayatını kaybeden Çerkesler, anlamlı bir yürüyüşle anıldı. Mersin Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği öncülüğünde düzenlenen anma programına, Adana, Ceyhan, Göksun, Kahramanmaraş ve Reyhanlı'dan gelen dernek üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Mersin İdmanyurdu Meydanı önünde başlayan sessiz yürüyüşte, Çerkesler, geleneksel kıyafetleri içinde, ellerinde meşaleler ve dövizlerle yürüdü. Yürüyüşün sona erdiği Özgecan Aslan Barış Meydanı'nda toplanan kalabalık, hayatını kaybedenler için ağıtlar yaktı, şiirler okudu ve dualar etti.

 “ACI GEÇMİŞİ UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ”

Burada bir konuşma yapan Mersin Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Serdar Ateşalp, “Bugün burada, Çerkes halkının tarihindeki en kara günlerden birini, 21 Mayıs 1864'ü, yüreklerimizi dağlayan büyük sürgünü ve soykırımı anmak için toplandık. 161 yıldan fazla bir zaman geçti. Ama acımız dinmedi, yaramız kabuk bağlamadı. Çünkü bu, sadece bir göç değil; bir halkın köklerinden koparılması, bir medeniyetin dağıtılması, bir yaşam biçiminin yerle bir edilmesidir. Kafkasya'nın dağlarından Karadeniz'in karanlık sularına sürülen atalarımız, açlıkla, hastalıkla, acıyla mücadele ederek Osmanlı topraklarına sığındı. Binlercesi sürgün yolunda hayatını kaybetti. Hayatta kalanlar ise sürgünün yükünü omuzlarında kalplerinde ve ruhlarında taşıyarak, kimliklerini, dillerini ve kültürlerini yaşatmanın mücadelesini verdiler. Bugün bizler onların evlatlarıyız. Bugün burada dimdik duruyorsak, bu onların azmi, sabrı ve inancı sayesindedir.  Bizler bu acı geçmişi unutmadık, unutturmayacağız. Sessiz kalmayacağız. Sadece yas tutmak için değil, adalet, hakikat ve insanlık için buradayız. 21 Mayıs, sadece bir matem günü değil, aynı zamanda bir hafıza günüdür. Kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi ve neyi savunduğumuzu hatırlatama günüdür. Bu anlamlı günde bizlere bu imkanı sağlayan, acımızı paylaşan ve yanımızda duran başta Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne ve bu etkinliğin huzur ve güven içerisinde gerçekleşmesini sağlayan emniyet güçlerimize teşekkür ediyoruz. Omuz omuza kalp kalbe vererek yaşadığımız bugün, birlikteliğimizin en güçlü göstergesidir. Bugün burada sadece yas değil; aynı zamanda umut, direniş ve yeniden doğuş da vardır. Çünkü biz Çerkesler, her zaman küllerimizden doğmayı bildik. Kültürümüzle, dilimizle, danslarımızla ve kardeşliğimizle var olmaya devam edeceğiz. Unutmadık, unutturmayacağız. hatırladıkça güçleneceğiz” ifadelerini kullandı.

Yürüyüş sonunda, sürgün ve soykırımı anısına denize çelenk ve güller atıldı.