Necdet TAŞ

Mersin’de 1 Mayıs İşçi Bayramı coşkuyla kutlandı. Mersin’de saat 14.30’dan itibaren eski Tevfik Sırrı Gür Stadyumu önünde toplanan işçi ve memur sendikaları, dernekler, odalar, siyasi partiler ve kadın örgütleri buradan Cumhuriyet alanına kadar kortej yürüyüşü gerçekleştirdi. Yürüyüşe; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, CHP Mersin Milletvekilleri Gülcan Kış, Talat Dinçer, DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan, Mezitli Belediye Başkanı Ahmet Serkan Tuncer, Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, CHP Mersin İl Başkanı Koral Ömür ve binlerce vatandaş katıldı. Yürüyüş boyunca sık sık “Her yer Taksim her yer direniş”, “Direne direne kazanacağız”, “Gün gelecek, devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “Hak hukuk adalet”, “İşte 1 Mayıs alanlardayız”, “Savaşa değil eğitime bütçe” ve “Savaşa değil sağlığa bütçe” şeklinde sloganlar atıldı.

BAŞKAN SEÇER; “İŞÇİ DOSTU BELEDİYEYİZ”

CHP kortejiyle beraber meydana yürüyen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Mersin'den sesimizi yükselteceğiz. İtirazımız var. Antidemokratik uygulamalara itirazımız var. Adaletsizliğe itirazımız var. Çalışma hayatındaki sorunlara, emek hayatındaki sorunlara itirazımız var. Hayat pahalılığına itirazımız var. Çocuklarımızın geleceğini yurt dışında arama durumuna düşmesine itirazımız var. Vatandaşımızın mutsuzluğuna itirazımız var. İlahi bu hükümete itirazımız var.  Buradan Mersin'den sesimizi yükselteceğiz hep beraber. CHP dönemsel olarak ülkenin yaşadığı tüm sorunların karşısında dimdik duran en güçlü siyasi yapı, ana muhalefet partisiyiz.  Elbette Mersin gibi Türkiye'nin birçok önemli kentinde, yerel yönetimlerde söz sahibiyiz, belediyeleri yönetiyoruz. Binlerce insan buralarda vatandaşların hizmetinde görev alıyorlar. Aslında biz yönettiğimiz şehirlerin en büyük kamu işvereni durumundayız. Bu demek değildir ki mahiyetimizde kamu görevi yapan çalışanlarımızı, açlığa mahkum edelim, onları yoksulluğa mahkum edelim. Elbette diğer tarafta kamu kaynağını kullanıyoruz. Vatandaşlarımızın vergilerinden bize aktarılan kaynaklarla bu insanların maaşları ödeniyor, ücretleri ödeniyor, bu kadar hizmetleri yapıyoruz. Bizim de buradaki görevimiz hak eden hakkını alacak. Hem hizmet ettiğimiz vatandaşa karşı hem de vatandaşa hizmet eden emekçi kardeşlerimize karşı adaletli olmak zorundayız. Bunu da sağladığımızı düşünüyoruz. Her zaman işçiler genelde patronlarına işçi düşmanı diye slogan atar ama Mersin'de belediye başkanlarımıza işçi dostu diye slogan atılıyor. Bu da bunun göstergesidir” ifadelerini kullandı.

SÜMBÜL; “İŞ KAZALARINDA BİN 879 İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu adına konuşmayı Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül yaptı. “2025 yılının 1 Mayısına zorlukların, kapitalist barbarlığının saldırılarının ve direnişin arttığı bir zeminde giriyoruz. Tarihin yeni bir kırılma noktasından geçiyoruz. İşçi sınıfı ve ezilenlerin yüzyıllardır verdiği mücadele ile yaratılan temel hak ve özgürlükler birer birer ortadan kaldırılıyor. Mülteci, kadın ve emek karşıtı politikalar, değerler hâkim kılınmak isteniyor. Kapitalizmin aşırı kar hırsı ekolojik yıkımla sonuçlanıyor, savaş ve talan politikalarıyla doğa yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakılıyor. Her geçen gün daha fazla işçi, daha fazla emekçi, daha fazla genç, daha fazla kadın, iş güvencesiz, hakları ellerinden alınmış bir şekilde yaşam mücadelesi veriyor.700 bin kamu işçisinin TİS sürecinde açlığa mahkum edilmesini kabul etmiyor. Mersinde de ülkenin her yanında da yürütülen TİS süreçlerinin takipçisi olacak ve işçilerin, emekçilerin yanında olacağız. Açlık sınırının yarısına mahkum olarak yaşamak zorunda kalan emekliler, insanca yaşanacak bir aylık için mücadelemizi büyüteceğiz” şeklinde konuşan Sümbül, “Her geçen gün daha fazla emekçi iş kazalarında hayatını kaybediyor. Bu ülkede işçi cinayetleri, sermayenin karı için daha fazla can alıyor. İSİG Meclisi verilerine göre 2024 yılında en az 2024 yılında en az bin 897 işçi, iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. ILO verilerine göre işçi cinayetlerinde hala dünyada üçüncü ülke durumundayız. Savaşlar, yoksulluk ve baskılar nedeniyle yaşadıkları yerleri terk ederek ülkemize sığınmak zorunda kalan mülteciler, çoğu zaman kayıt dışı ve güvencesiz koşullarda, çok düşük ücretlerle çalıştırılıyor. Ülkemizde emekçilerin yoksulluk kıskacında borç batağına sürüklendiğini, çözümü kredi ve borçlanmada aradığını, işsizliğin ise sermaye tarafından emekçilere karşı bir silah gibi kullanıldığını açıkça görüyoruz. Emekliler ise adeta ölüme mahkûm ediliyor! Milyonlarca emekli bırakalım yoksulluğu açlık sınırının dahi altında koşullarda yaşam mücadelesi veriyor. Ama yok öyle enseyi karartmak. Artık korku duvarları birer birer yıkılıyor. Direniş umudu büyütüyor, karanlık perdeyi param parça ediyor. Bugün, 1 Mayıs meydanlarında bir kez daha haykırıyoruz; Bilimden yana, aydınlık bir gelecek için umut yine bizleriz. Emeğin birliği, halkların kardeşliği için, bizi bölmeyi, parçalamayı hedef alan oyunları boşa çıkaracağız. Filistine saldırı için limanlarımızın kullanımına sessiz kalmayacağız. Suriye’deki alevi katliamına dur diyeceğiz. Gazze’de Rojava’da ve Ukrayna’da devam eden çatışmalarda mazlum halkların zarar görmesine ve sivil katliamlara sessiz kalmayacağız. Dünyada, Ortadoğu’da ve ülkemizde barışın egemen olduğu, eşitlik ve özgürlük temelinde halkların ve emekçilerin bir arada yaşadığı bir ülkeyi, bir dünyayı hep birlikte inşa edeceğiz” dedi.

Yapılan konuşmaların arından etkinlik sanatçı Hüseyin Turan’ın söylediği şarkılarla sona erdi.