Mersin'in Anamur’a bağlı Korucuk köyünde yaklaşık 2 bin dekarlık ormanlık alanda iki ayrı mermer ocağı izni verildi. Bölgede tescil edilmemiş arkeolojik kalıntılar olduğu belirten köylüler, geçtiğimiz yıl ilgili kurumlara başvurarak alanda inceleme yapılmasını talep etti. Bunun üzerine ormanlarla kaplı tepede yapılan incelemede, mermer ocağı ruhsatı verilen arazi yakınında daha önce tescil edilmemiş olan kaya mezarları ve kilise kalıntılarıyla çeşitli yapılara ait duvar kalıntıları tespit edildi. Antik çağ ve Geç Roma dönemlerine ait olduğu düşünülen kalıntılar, Adana Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 1. Derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilerek koruma altına alındı.
MAHKEME BİRİNİ İPTAL ETTİ, DİĞERİNİN DAVASI SÜRÜYOR
Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Anamur Temsilciliğinin öncülüğünde açılan davaların ardından mermer ocaklarından biri için verilen ÇED Gerekli Değildir kararı Mahkeme tarafından iptal edilmişti. İkinci mermer ocağı için açılan davanın bilirkişi keşfi ise 5 Ekim’de yapıldı. Dava süreci ise halen devam ediyor. Kopyala yapıştır yoluyla elde edilen bilgilerle hazırlandığı eleştirilerine yol açan ÇED raporlarının özensizliğinin yanında, bölgede bulunan kültür varlıklarının da bugüne kadar tescil edilmediği korumasız kaldığı ortaya çıktı. Korucuk köyündeki tarımsal üretimin de mermer ocaklarının tehdidi altında olması yerel halkın tepkisini çekiyor.
KÖYLÜLER UYARDI, KORUMA BÖLGE KURULU TESCİL ETTİ
İki ayrı mermer ocağı izni verilen Korucuk köylüleri, dağlık bölgede çeşitli yapı kalıntılarının bulunduğunu belirterek geçtiğimiz yıl Anamur Müze Müdürlüğü’ne başvurdu. Köylülerin ve çevre derneklerinin bölgede arkeolojik kalıntılar ve mağaralar bulunduğu yönündeki görüşlerine ve söz konusu doğal ve kültürel varlıkların tescil edilmesine yönelik taleplerinin ardından arkeologlar tarafından bölgede yapılan incelemelerde antik dönem ve Geç Roma çağına ait olduğu düşünülen kalıntıların olduğu tespit edildi. Korucuk köyü sınırlarında bulunan Sarnıçtepe ve Küllüin tepesi olarak bilinen alanın çevresinde yapılan incelemede tespit edilen arkeolojik kalıntılar, çevresiyle birlikte Adana Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 1. Derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilerek koruma altına alındı. Koruma Bölge Kurulu’nun tescil kararı ve belirlenen sit sınırları, ilgili kamu kurumlarına da gönderildi.
ANTİK YAPILAR, KİLİSE VE KAYA MEZARLARI BULUNDU
Tescil edilen arkeolojik kalıntılara ilişkin tespit ve görüşlere de yer verilen Adana Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun kararı ekinde alandaki taşınmaz kültür varlıklarına ilişkin şu bilgilere yer verildi: “Alanın çok sık bir ormanlık olduğu görülmüş ve tepeye çıkabilmek için patika orman yolu takip edilerek yapı kalıntılarına ulaşabilmek için belli kesimlere tırmanarak ulaşmak zorunda kalınmıştır. Söz konusu tepenin zirvesinde muhtemel kilise kalıntısı olduğu düşünülen antik döneme ait duvar kalıntıları, temel yapı duvarları, yapı elemanları olduğu görülmüştür. Alanın yoğun ormanlık olması görüşü ve incelemeyi zorlaştırmış olup bitki örtüsü ve topografyanın izin verdiği ölçüde gözlemler gerçekleştirilebilmiştir. Yapılan gözlemlerin devamında kaya mezarları tespit edilmiş olup, kaya mezarlarının bir tanesinin ormanlık alan içerisinde, diğerinin bir tepede dağın yamacında olduğu tespit edilmiştir. Her ne kadar yoğun ormanlık alan ve bitki örtüsü olsa da incelenen alanın 2863 sayılı yasanın 6. Maddesi kapsamında tanımlanan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır. Antik yapılara ait dağılmış yapı kalıntıları ve seramik parçaları örnekleri gözlemlendiğinde, tepede bulunan alanın Geç Roma dönemine ait bir kilise kalıntısı olduğu düşünülebilir. Alanın geçmiş zamanda doğal afet sonucu tahribata uğradığı düşünülmektedir. Şimdiki tehlikeler: Kaçak kazı ve tahribat.”
GEÇTİĞİMİZ GÜNLERDE BİLİRKİŞİ KEŞİF YAPMIŞTI
Mersin’in Anamur ilçesine bağlı Korucuk köyündeki ormanlık alanda yaklaşık 1000 dekarlık ruhsat sahasına sahip mermer ocağına karşı açılan davada geçtğimiz günlerde bilirkişi keşfi yapılmıştı. İlk aşamada 210 bin metrekarelik kısmında mermer çıkarma faaliyeti gerçekleştirilmesi planlanan ve 1350 ağacın kesileceği belirtilen mermer ocağı için verilen ÇED Gerekli Değildir kararının iptali için açılan dava açılmıştı. Ruhsat sahasında inceleme yapan bilirkişi heyetinin keşfi sırasında Korucuk ve Ovabaşı köylüleri de mermer ocağına izin verilmemesi yönündeki taleplerini dile getirdi. Mermer ocağı açılmak istenen bölgede zeytin, harnup (keçiboynuzu) ve avokado ağaçları ile çilek ve fıstık tarlaları bulunduğuna dikkat çeken Anamur Çevre Platformu, “Masa başında oturup, Vikipedia’dan kopyala yapıştır yapılarak hazırlanmış ÇED raporuna onay verenler, bu ürünler yerine, mermer mi yemek istiyorlar yoksa?” ifadelerini paylaşmıştı. Korucuk ve Ovabaşı köylüleri açtıkları pankart ve dövizlerle mermer ocaklarına yönelik tepkilerini yansıtırken yaşanan kuraklığa dikkat çekerek mermer ocağına izin verilmemesini talep ettiler. Anamur Çevre Platformu ise bilirkişi keşfinin ardından yaptığı paylaşımda, “Mermer ocağı açılacak tepenin önündeki alanda ve yamaçlarda, zeytin, harnup ve avokado ağaçları, çilek ve fıstık tarlaları var. Masa başında oturup, Vikipedia’dan kopyala yapıştır yapılarak hazırlanmış mermer ocağının ÇED raporuna onay verenler, bu ürünler yerine, mermer mi yemek istiyorlar yoksa?” ifadelerine yer vermişti. Proje dosyasında yer verilen bilgilere göre orman arazisinde açılması planlanan mermer ocağı için kızılçam ve meşe gibi türlerden oluşan 1350 ağacın kesileceği kaydediliyor. Özensizce hazırlanan ÇED raporları ile ağaç kıyımı yapılmasının yanı sıra yöredeki tarımsal üretim ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyecek projeye Mersin Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından ÇED Gerekli Değildir kararı vermesi tepkiyle karşılanmıştı.